en iyi diziler

zellikle liseye geçişle, artık bilgisayarda oyalanma süremiz uzamış ancak internetteki orrayn oyunların yerini başka oyunlar almıştır. Yani, kral oyun yer imlerinden çıkmıştır. Ve bununla beraber, sınıf ortamında da bazı yabancı dizilerin ismini duyunca, derin araştırmalar başlamıştır. E sonuçta sınıfta arkadaşlar arasında konuşulurken “Aynen abi, evet ya, kesinlikle” kelimelerinden başka cümleler de sarf etmek gerekir. Yani, arkadaşımızdan diziismini ya da repliğini duyunca, pusuya çekilip “O neydi la?” modunda takılmak, kabus gibi olurdu. Her 10 öğrenciden 9’u, liseyle beraber yabancı dizi işine de girer. Bazı diziler o kadar bağımlılık yapar ki, geceyle gündüz karışır ve hatta, bazı sınavlar önceki gecesinden çalışılmadığı için yalan olur. Liseyle başlayan bu dizi muhabbeti, bizimle beraber büyür ve bir müddet sonra bizden bir parça olur. Bizim zamanımızda çekilen diziler izlendikten sonra, final yapmış ve hatta biz doğmadan önce çekilmeye başlanmış dizilere bile dadanılır. Bazı diziler favori olunca, bölümleri tavaf edilir, replikler ezberlenir. E, çünkü bazı diziler bunu gerçekten de hak eder. Aşağıda sıraladığım dizilerin de bunu hak ettiğini düşünüyorum. Gelmiş geçmiş en iyi 10 yabancı diziyi sıraladım sizin için. Aralarından illa ki bir tanesini baş tacı yaptığınızı ya da izledikten sonra yapacağınıza inanıyorum. Çünkü, bu diziler bir harika dostum!

#1 Breaking Bad

Yayın tarihi 20 Ocak 2008 -29 Eylül 2013 olup, sezon sayısı 5 olan Breaking Bad, belki de en çok özlenen dizilerden biri. Gerek karakterleriyle, gerekse konusuyla farklı bir kapı açan bir dizidir. Dizinin baş kahramanları: Walter White ve Jesse Pinkman idir. Dizinin konusu ise, 50 yaşındaki kimya öğretmeni olan Walter White, ailesinin geçimi için ek iş olarak araba yıkamacısında çalışmaya başlar. Ancak bir süre sonra akciğer kanseri olduğunu ve çok kısa bir ömrü kaldığını öğrenir. Ailesine kendisi öldükten sonra yüklü bir para bırakmak istediği için ne yapabileceğini düşünürken, eski öğrencisi Jesse Pinkman'in uyuşturucu işinde olduğunu öğrenir. Kendi mesleği olan kimya işini, uyuşturucuyla harmanlayıp, Jesse ile yaşadığı olayları izliyoruz dizide. İki karakter de oldukça coolken, Bryan Cranston'un harika oyunculuğu da diziyi ayrı bir boyuta taşıyor. "I am not in danger, I am the danger!" sahnesinden bahsetmiyorum bile. İzleyenlerin bir daha başa sarıp tekrar tekrar izlediği bir dizi. Beğenmemek? Seçenek bile değil!

#2 Prison Break

Bir adam düşünün. Sırtında ve kollarında bir hapishanenin planını dövme olarak taşıyan bir adam. Michael Scofield, suçsuz yere içeri giren abisi Lincoln Burrows'u hapishaneden çıkarmak için sırtına ve kollarına hapishanenin planlarını içeren dövmeler yaptırır. Kendisinin de içeri girmesiyle dizi başlar. 4 sezondan oluşan bu dizinin her sezonu farklı konular içerse de, genel konu budur. Ana karakterler ise, yukarıda belirttiğim gibi Michael Scofield ve Lincoln Burrows idir. 29 Ağustos 2005 yılında başlayan dizi, 15 Mayıs 2009 yılında final vermiştir. İki karakter de hem havalı, hem yakışıklı. Yani kızlar, bizim için dizi okey. Ayrıca dizi tür olarak aksiyon ve gerilim içeriyor. Yani beyler, bence dizi sizin için de okey. O zaman, izliyoruz!

#3 Game of Thrones

Daenerys Targaryen'nin, nam-ı diğer ünlü ejderha terbiyecisi Khaleesi'nin içinde bulunduğu dizi. Diziyi izleyen her erkeğin aşık olduğu karakter/kadın. Ve hatta belki de bazı kızlarımızın da. Günümüzde popüler kültürün en önemli ayaklarından biri olan Game of Thrones, kitaptan çevrilmiş bir dizidir. En azından belli bir bölümleri. 17 Nisan 2011 tarihinde başlayan dizi, hala sürmekte olup 6. sezonunu bitirmiştir. Baş kahramanlar genel olarak Lannister, Stark ve Snow soy adlı herkes, bizce yani. Dizinin geçtiği mekan yazların onlarca yıl, kışların ise bir ömür sürebildiği bir diyardır. Yukarıda belirttiğimiz soy adların taht savaşlarını kapsayan dizi. Her izleyenin bayılarak izlediği dizi hakkında tek şikayeti var: Dizinin sezonu yılda bir yayımlandığı için bir önceki sezonun unutulması. Yapımcılara sesleniyoruz, savaşa ara verip bize kulak verin!